Oyunu dün izledik. Kışın fazlasıyla çetin geçtiği bir kasabaya, bir gün bir kaymakam gelir ve bilindik tüm kuralları yıkarak ütopik bir gelecek hazırlar. Komünizm övgüsü, sistem eleştirisi, izleyicinin kendisiyle yüzleşmesi gibi olguları ve duyguları yaşatan bir oyun. Karakterler, sunum, kıyafetler, atmosfer her şey yerli yerindeydi. 2,5 saatlik bir oyuna göre çok hızlı aktı. Sürpriz bir son beklemiyordum, güzel de saklanmış bence. Biraz heyecanlı konuşacağım ama sanırım 4 sezondur Antalya Devlet Tiyatrosunun çıkardığı en iyi 5 oyundan biri bana göre. Ayrıca filminin de olduğunu öğrendim bu metnin. Onu da izlemek istiyorum.
Eleştirilecek tek nokta, Prömiyer için verilen davetiye ile gelen seyirci bana göre. Ellerde telefonlar, sürekli çalan melodiler, 6-7 kez yoğun ses ile bölündü oyun. Oyuncuların odaklanması bu nedenle zordu, yine de iyi iş çıkardılar.
Buzlar Çözülmeden / Antalya Devlet Tiyatrosu