Galeri 77, 15. İstanbul Bienali “Komşu Etkinlikler” kapsamında, 6 Eylül-25 Kasım tarihleri arasında “Komşuya Davet (An Invited Neighbour)” başlıklı çok özel bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Günümüz dünyasının hızla değişen şartlarının etkisiyle dönüşmeye zorlanan insanoğlunun çoğu zaman bununla yüzleşmek durumunda kalan, kimi zaman ise k
DEVAMIaçış noktaları aramaya zorlanan farklı ruh hallerini ve en nihayetinde hayatın süregelen değişkenliğini bir komşunun gözünden sorgulayan sergi, aralarında Armén Rotch, Tigran Tsitoghdzyan ve Daron Mouradian gibi isimlerin de yer aldığı 21 sanatçının birbirinden seçkin eserini, Galeri 77’nin Karaköy’deki yenilenmiş mekânında tüm sanatseverlerin beğenisine sunuyor.
Komşu sözcüğü etimoloji olarak eski Türkçe “konşı” [karşılıklı veya yakın oturan kimse (Uygurca-1.000 yıl önce)] sözcüğünden türetilmiş olup yakında bulunan anlamına gelmektedir. Bu yakınlık tanımlamada genellikle mekânsal-yerel-coğrafi yakınlığa gönderme yapmaktadır. Evimizin duvarı bizimle komşumuz arasına bir sınır koyarken hem bize bizim olanı gösterir hem de onun nerede bittiğini. Böylece komşu, yani sınırın-duvarın ötesindeki; çoğu zaman merak uyandıran ve kollanan, kimi zaman yardımlaşılacak bir birey, kimi zaman ise imrenilen ve hatta kısmen de hasedin hedefi olarak karşımıza çıkar. Bundan dolayı komşuluk sürekli değişiklik gösteren, hemen tüm boyutlarıyla karmaşık ve zorlu bir ilişkidir. Zaten “Ev alma, komşu al” deyişi de mekânın ancak komşularla birlikte değerli olacağına vurgu yapar. Bu sürekli değişim ve yaşanan süreç ayrıca bizlere komşuluğun “zamansal” boyutu olduğunu da gösterir. Sıklıkla duyarız “eski komşuluklar kalmadı” diye! Dünya günümüzde büyük bir hızla değişirken, bu değişime ayak uydurmak için sürekli dönüşmeye zorlanan insanoğlu bireyselleştikçe yalnızlaşıyor, yalnızlaştıkça yabancılaşıyor ve gittikçe çevresiyle-komşularıyla ilişkileri de bu değişime ortak oluyor…
Galeri 77, bu yılkı ana teması “iyi bir komşu” olan 15. İstanbul Bienali’nin “Komşu Etkinlikler”i kapsamında düzenlediği bu sergiyle, işte bu sürekli değişen komşuluk ilişkilerini hem coğrafi (uluslararası) hem de mahalli ve mekânsal (yerel) komşuların gözünden ele almaya çalışıyor. Yıllar içinde büyük bir kısmı adresini korurken kimi ise ana vatanından çok uzaklara yerleşmiş, çok farklı yaşam öyküleri ve uğraşları olan komşularımızın hayatlarına konuk olacağımız bu sergi; mesafeler bizleri uzaklaştırsa dahi insanoğlunun yalnızlığı, takıntıları, derin melankolisi ve en nihayetinde değişken ruh hallerinin aslında ne kadar da benzer olduğunu gözler önüne sermeyi hedeflemekte. Ayrıca sergi, günümüz dünyasının değişen şartlarının etkisiyle insanoğlunun umut ve umutsuzluk arasında gidip gelen değişken ruh hallerini; kimi zaman yüzleşmek amacıyla sert bir dille eleştirirken, kimi zaman ise görmezden gelerek ironi ve mizahla yumuşatılmış masalsı diyarların kapılarını aralıyor.
Komşuluk ilişkilerindeki değişken dinamizmi daha iyi anlayabilmek amacıyla sergi süresi (3 ay) özellikle uzun tutulmuştur. Bu süre içinde sergi, aynı komşu ziyaretlerinde olduğu gibi, zamana bağlı değişkenliği deneyimleyebilmek amacıyla ara sıra çoğalıp azalan, farklı isimlerin ve eserlerin eklenip çıktığı sürekli yenilenen/değişen/başkalaşan bir atmosfer yaratmaya çalışmış ve bu sebeple rotasyonlu bir sergi olarak kurgulanmıştır. Hatta sergi dahilinde yer alan eserlerden oluşturulmuş özel bir seçkiyi 14-17 Eylül tarihleri arasında başka bir mekâna, bir diğer komşu etkinlik Contemporary İstanbul 2017’ye, taşıyarak bu vurguyu daha da keskinleştirmeyi hedeflemektedir. Aynen komşuların birbirine karşı gerçekleştirdiği ziyaret ve iade-i ziyaretlerde olduğu gibi!
DAHA AZ GÖSTER